Çin ve Hindistan’a iş seyahatine giden bir baharatçı dostumla bugün sohbet ettik. Buralara gittiğinde çok steril olmayan hijyenden çok uzak yeme içme yerlerini gördüğünü söyledi.

Hatta insanlar pislik içerisinde yaşıyorlar.

Zengin lüks yerler yok mu var. Ama milyonlarca insan ev demeye bin şahit yerlerde yaşamaya mahkum edilmiş.

Ganj nehri o kadar pis ve kokuyor ki ama buraya giren Hintliler kutsal bir suda yıkandıklarını düşünüyorlar ama hasta olmuyorlar.

Mikrop kapmıyorlar.

Çin hakeza. Kurbağa, kedi, köpek, böcek solucan aklınıza gelmeyecek bir sürü haşerat böcek yerler ama hasta olmazlar.

Hatta Türkiye’den en fazla Çin’e ihraç edilen tavuk ürünü bizim tüketmediğimiz, attığımız tavuk bacağıdır.

Ama Çin’de bile bu kadar hastane yoktur. Ama Avrupa ve Türkiye bakın hastanelerde kuyruklar bulursunuz.

Nedeni mi? Tabiat eczanesini çok güzel kullanmaları.  Ve gıdalarında çok baharat kullanmaları bunun en baştaki sebebidir.

Çinliler özellikle sarmısağı çok kullanırlar. Turşusunu kurarlar.

Bize bu gıdalar unutturuldu.

Bedelsiz ucuz ürün yoktur.

Hile ucuzdur. Hileli üründe ucuzdur. Ama tedavisi çok pahalıdır.

Türk insanı orijinal baharat kullansın hastanelerde sıralar yarı yarıya düşer.

Türk insanı yabancı göçmenler sayesinde zencefil, zerdeçal, kakuleyi öğrendi.

Bilenler vardı. Ama çok az .Gömenler kurulan turşuya bile 5 çeşit baharat atıyorlar.

Son zamanlarda özellikle salçanın ve biber fiyatları nedeni ile toz biber ve pul biber fiyatları astronomik olarak arttı.

Bu arada tağsişli((bir şeyin içine başka bir madde) karıştırma, katıştırma.)mal da arttı.

Her ürün yerinde ağırdır.

Toz biberin içerisine domates salçası kabukları posası  kurutularak ve biberin çekirdeği ve iç beyaz kısmı kurutularak karıştırılarak toz biber yapılır.

Posa(hayvan yemi)sanayi atığıdır,tuz,yağ,kepek ve bir sürü kimyasal madde ile pul biber yapılır.

Karabibere irmik katılır.

Peki bu kadar düzgün olmayan ürünlerden insanlar nasıl şifa bulabilecekler?

Mümkün mü değil.

İmkanınınız var ise bunları kendimiz yapmamız lazım ya da garanti veren yerlerden almak lazım.

Markalarda bile sıkıntı varket iyi niyetli üniversite onaylı tahlilleri yapılmış ürün üretimi için firmalar girişimde bulunmalı. Devlet bu girişimleri desteklemeli.

Balıkesir’den salça seyahate Gaziantep’e gider orada paketlenir .

Manisa’dan üzüm yaprağı Tokat’ata gider orada paketlenir.

Hatay’dan zeytin Bursa Gemlik’e gelir paketlenir.

Bursa’dan biber baharatı Maraş’a gider paketlenir.

Konya’dan zeytinyağı Ayvalık’a gider paketlenir.

Ve üretildikleri yerde ucuz paketlendiği yerde pahalıdır.

Bir ermeni beyefendinin deyimi ile atalarımız Anadolu’da hiç kötü yerlere yerleşmemiştir.

Bu nedenle sağlıklı bu nedenle zengin olmuşlardır.

Türkiye’de sıfır asit zeytinyağı Sakarya Geyve’nin Epçeler,Eşme,Kulfalar köylerinde yetişen zeytinden olur buraların hemen tepesinde Ortaköy Rum kilisesi kalıntıları vardır. Burada ki bilgi Erzincan Kemaliye,İstanbul Ortaköy,Mardin Midyat’ta eczacılık yapan eski Rumlar ve Ermeniler bu zeytinyağını ilaç diye satarlarmış…

https://www.google.com/maps/place/Geyve,+Sakarya/@40.5044411,30.2761984,13.25z/data=!4m5!3m4!1s0x14cc98810287aac7:0x9c5e059830547dc9!8m2!3d40.508635!4d30.290266

Yani taş yerinde ağırdır. Özellikle Rumlar ve Ermeniler bu konuda çok tecrübeli ve bilgilidirler.

Fakat şimdilerde Dünya’ya hijyen üreten firmaların sahipleri..

Bizde antibakteriyel ürünler , hijyen ürünleri, temizlik ürünleri hadsizce kullanılmasına rağmen çocuklarımız, büyüklerimiz sürekli hasta.

 Sebep nedir. Yediklerimiz.

En başta da baharatlar..

Tüm zamanlarda ve kültürlerde, yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır baharatlar. Neredeyse ateşin icat edildiği dönemlerden beri baharatların da insan yaşamının vazgeçilmez bir parçası olduğu bilinmektedir. Yemeklere, salatalara veya tatlılara lezzet kazandırmasının yanında sağlık için de sayısız faydası vardır. Baharatlar genel olarak bitkilerin kök, yaprak, kabuk, meyve, çekirdek veya tohumlarından elde edilir. Bitkilerin taze veya kurutulduktan sonra toz haline getirilmesi, kullanım şekline göre işlemlerden geçirilmesi sonucunda baharatlar hazırlanır.

Meyvelerden Elde Edilen Baharatlar:  Karabiber, kırmızıbiber, vanilya vb.

Tohumlardan Elde Edilen Baharatlar:  Hindistan cevizi, hardal, biberiye, çörek otu vb.

Köklerden Elde Edilen Baharatlar: Kara turp, kırmızı turp vb.

Gövdelerden Elde Edilen Baharatlar: Tarçın, zencefil vb.

Yapraklardan Elde Edilen Baharatlar: Kekik, nane, maydanoz, defne vb.

Çiçeklerden Elde Edilen Baharatlar: Karanfil vb.

Soğandan Elde Edilen Baharatlar: Soğan, sarımsak vb.

Baharatlar, çok sayıda faydasının yanı sıra kullanım açısından da oldukça işlevsel olan doğal ürünlerdir. Tüm işlevlerini ve faydalarını şu şekilde özetlemek mümkündür:

Et başta olmak üzere birçok gıda maddesinin bozulmadan saklanmasını sağlar.

Doğru kullanıldığında yiyeceklerin besin değerini arttırır.

Metabolizmayı hızlandırır, dengeler.

Kandaki zararlı maddeleri yok eder.

Sindirim sistemini düzenler.

Kilo kontrolünde etkilidir.

Baharatlarla ilgili en önemli konu; doğru miktarda ve doğru yiyeceklerle kullanılmalarıdır. Her baharat doğru şekilde kullanıldığında bir ilaç gibi etkilidir.

Fakat son zamanlarda baharat ve salçanın fiyatlarının artması nedeni ile hileli mallar ,ürünler piyasada dolmaya başladı.

Bedelsiz ucuz ürün yoktur.

Hile ucuzdur. Hileli üründe ucuzdur. Ama tedavisi çok pahalıdır.

Türk insanı orijinal baharat kullansın hastanelerdeki sıralar yarı yarıya azalır.

Bunu diyen kişi bir baharat üreticisi.

Pandemide dünyanın en kalabalık ülkeleri Çin ve Hindistan’da milyonlarca insan ölmesi gerekmezmiydi.

Kalın sağlıcakla.

Tabiat eczanesini kullanın daha az hasta olun..