
05362004002
Fatih ÖZÜDOĞRU
Hakkari valisi Ali Çelik, Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, Tunceli Valisi Şefik Aygöl sosyal medyadan takip ettiğim valiler.
Şefik Aygöl Bilecik’ten halkın gözyaşları ile uğurlandı Tunceli’ye.
Hamza Aydoğdu Aksaray’dan gözyaşları ile uğurlandı Erzincan’a.
Ali Çelik Kütahya’dan yine sevgilerle gözyaşları ile uğurlandı Hakkari’ye.
Kütahya Valiliğinden Hakkari Valiliğine atanan Ali Çelik, Kütahya Valiliği önünde yapılan bir uğurlama töreni ile şehre veda etti. Törene protokol üyelerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı Kütahyalı çok sevdiği “Ali Valisini” uğurladı. Yerel haber sitelerinde görüntüler var düşünceler var.
Uğurlama töreninde Vali Çelik ve eşi Neziha Çelik’in tüm Kütahya ile birlikte döktüğü gözyaşı duygusal anlar yaşatmış. Vali Çelik makam aracına binerken, bu kadim şehrin kültürünü bir sonraki nesillere güçlenerek aktaracağın inancının tam olduğunu vurgulamış. Kütahya’da herkesin taş üstüne tas koymaya çalıştığına değinen Vali Çelik, “Birinin kalbini kırdıysam bilinsin ki kötü niyetle değil. Allaha emanet olun” diyerek gözyaşları içerisinde şehirden ayrılmış.
Bu 3 valide dese ki bir sonraki seçimde biz tayin olduğumuz illere geri dönerek bağımsız milletvekili adayı olacağız.
İnanıyorum ki bu 3 vali de seçilmek için gerekli oyun 2 katını alarak TBMM’ne giderler.
Milletvekili olurlar.
Sosyal medyadan takip ettiğim bu 3 vali de şehirlerine çok değer kattıkları gibi şehirlerinin turizm tanıtıcısı hatta sosyal medya fenomeni olmuşlar.
Çocuklar dahi valileri takip ediyor. Gençler yolda durdurup dertlerini anlatıyor.
Nineler dahi gelip mahallelerine ekmek fırını talep ediyorlar.
Cenazelere, cemiyetlere katılıp halkı kucaklıyorlar.
Bu bağlamda gelelim Düzce’ye.
Maalesef Düzce Valimizi sosyal medyadan takip etmediğimi fark ettim.
Peki hata benim mi?
Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu’yu facebook ta 140 bin kişi takip ederken Düzce valimizi 5500 kişi takip ediyor.
İnstagramda Hamza Aydoğdu’yu 484 bin kişi takip ederken Düzce valimizi 14 bin kişi takip ediyor.
Yani bir şehrin dokusunu ve kimlikli bir kentin kaderini bir iki kişi değiştirebiliyor.
Bunlar belediye başkanları, valiler, kaymakamlar veya Hasan Erdem gibi güzel insanlar olabiliyor.
Bu sene 10 günlük kendi aracımız ile bir uzun seyahate çıktık eşimle.. Çorum, Amasya, Tokat, Sivas, Erzincan, Gümüşhane, Erzurum, Ağrı, Van, Muş, Bingöl, Elazığ, Malatya, Kahramanmaraş derken dönüp Düzce’ye geldik. 15 ilimizi dolaşıp, gezip, yiyip, içip, yüzerek havasını suyunu insanının muhabbetini heybemize doldurup sağ salim geldik.
Mutlaka görülmesi gereken yerler olarak Tokat’a ayrı bir yer açmak isterim. Belediye başkanı Türkiye'nin "Süper Vali" olarak tanıdığı Recep Yazıcıoğlu'nun oğlu Mehmet Kemal Yazıcıoğlu. Şehre değer katmış. Mülki idare ile beraber olmuşlar şehrin çehresini değiştirmişler tarihini ortaya çıkarmışlar. Tokat kent müzesi, Yağbasan Medresesi, Ulu cami, Sıkdişini helası(Dünyadaki ilk umumi tuvalet),Gazi Osman Paşa Evi ve yanındaki Atatürk evi, Latifoğlu Konağı(böylesini görmediniz), Tokat Kültür evi, Mevlevi hane(büyülendik),Beyazıd-ı Veli Camii, Demokrasi Kahvehanesi, Bey Hamam sokağı, Sulu Sokak gibi Tokat’ımız da 1 gün dolu dolu gezdik.
Şehre herkes dokunmuş ama 1 kişi vardı ki Tokat’ı gün yüzüne çıkarmış. Yaşadığı şehre ait kendi arşivinde koleksiyonunda bulunan görselleri ve kültürel tarihi miraslar ile kendine ait bir ofisinde müze kurmuş hemen hemen her yere kültürel miraslar eserler bağışlamış, tarihe gönül vermiş, koleksiyoncu yerel tarihçi bence yaşan insan hazinesi bir halk kahramanı Hasan Erdem beyefendi ile tanıştık.
https://www.youtube.com/watch?v=AdUpJ1fzzs4
Bu linkten birde Tokat’ı Hasan Erdem beyden dinlemenizi tavsiye ederim.
Bize Yağbasan Medresesi’ni ve Tokat’a kazandırdığı her noktasında alın teri ve emeği bulunan Tokat Kent Müzesi’nde mihmandarlık etti. Müthiş bir tevazu ve engin derin bilgi ile bizleri büyülediği gibi hoş sohbet ve ikramlarından nasiplendik. Önümüzdeki yıllarda sadece Tokat ve ilçelerini de ziyaret etmek için 3-4 günlük şimdiden plan yaptık.
Tokat’ı mutlaka detaylı geziniz. En ez 2-3 gününüzü ayırınız.
Sivas Divriği insan eseri olmadığı inanılan Ulu Camii ve şifahanesinde akşam namazını kılıp yola koyulduk.
Erzincan Kemaliye (Eğin) Apçağa köyü. Şair Ahmet Kutsi Tecer'in "Orada bir köy var uzakta, gitmesekte, görmesekte o köy bizim köyümüzdür." diye bahsettiği köyü görmelisiniz.
Ve Yöredeki vatandaş tüneli 130 yıldan fazla bir sürede çalışması sonucu devletin de verdiği destekle 2002 yılında tamamlanan tünellerde safari, karanlık kanyonda tura katılmalısınız..
Şiran Tomara şelalesi dağın bağrından doğup akan soğuk bir nehir harika bir yer. Buraları eskiden Rumlar veya Ermeniler nasıl keşfedip yerleşim yeri yapmamışlar hayret ettim.
Memleketim ve doğduğum yerleri büyükleri ahirete irtihal eden büyüklerimizi ziyaret edip yolumuza revan olduk.
Erzurum Palandöken’de 18 derecede klimasız konaklayıp 20 yıl önce bıraktığımız Erzurum’u tanıyamadık. Çifte minarede bir sergiyi gezip küçük rehberimizden 3 kümbetleri dinleyip Abdurrahman Gazi türbesinde namazımızı kılıp güneşi doğudan batırmak için en doğuya yola çıktık.
Ağrı Doğubeyazıt’ta bulunan İshak Paşa Sarayı bizi büyüledi.
Van müzesinde milattan önceden başlayan seyahatimiz Osmanlı ile biterken büyülendik. Van Gevaş’ta gölde yüzmek ayrı bir duygu iken kayıklar ile geçtiğimiz Akdamar Kilisesi’nin özellikle dış kaya motifleri bizi bu kadim medeniyetin renkleri içerisinde sizi bir tura çıkarıyor.
Malatya’da kaysıyı don vurduğu için kayısı kenti üzgün zaten depremde de yıkıldığı için küllerinden yeniden doğmaya çalışıyordu.
Ve sevgili eşimin memleketi depremin vurduğu depremde kaybettiğimiz akrabalarımız ve anılarımızı hatırlayıp dua ettiğimiz açıların şehri Elbistan’da da 2 gün dolu geçirip sonrasında Afşin üzerinden gelecekte ismini çok duyacağınız Tanır’da suya girip Çoban Çeşmesi’nde suyumuzu içip seyahatimizde dönüş yoluna girdik.
Gezdiğimiz yerlerde ben ve eşim yerleri hep valiler ve belediye başkanlarının tanıtımları ile birde değerli dostlarımızın mihmandarlığı ile seyahatimize rotalar çizdik.
15 yıldır Düzce’deyim. Ben eski valilerimizi maalesef hatırlamıyorum bile.
Vasip Şahin, Adnan Yılmaz, Ali İhsan Su, Ali Fidan, Zülkif Dağlı, Cevdet Atay eski valilerimiz önemli mevkilere gelmişler. Fakat sokakta dolaşın %1-2 insan haricinde kimse hatırlamaz.
Ama Erzincan’da Hamza Aydoğdu efsanesi devam ediyor. Buranın valisi kim diye sorduğunuzda bilmeyen yok.
Süper Vali Recep Yazıcıoğlu’nu bilmeyen yok.
Tunceli’nde Şefik Aygöl gönüllere dokunuyor.
Hakkari’de Ali Çelik büyük Türkiye’nin devletin şefkat eli olmaya başlamış.
Yani güzel Düzce’mizin bir eksikliği var ise bunda hepimiz sorumluyuz.
Bunda yerel mülki ve idari amirler çok önemli.
Kültür müdürleri çok önemli fakat Düzce’nin kaderi bu konuda gülmemiş.
Konuralp’te ortaya çıkarmak için çok emek veren Faruk Özlü’ye kadar buralarda 15 yıl önce hayvanların otladığı zamanları biliyorum.
Aydınpınar, Güzeldere, Samandere Şelaleleri, Efteni Gölü, Sarıkaya Mağarası, Eski Akçakoca, Melen Çayı’ında Rafting ve harika doğası ve havası ile onlarca yaylamız var.
Bir Konuralp Kent Müzemiz de olmasına rağmen Bir Düzce şehir müzesi kazandırılmalıdır. Bu şehir bunu hak ediyor.
Bizim en büyük eksiğimiz şehre anlam katacak kültürel çeşitlilik ve tarihi gösterecek şehir müzeleri.
Bu şehre değer katan herkesten Allah razı olsun.
İbn Kayym diyor ki: "Sultanın gözündeki kıymetini öğrenmek isteyen vali, sultanın kendisini neyle görevlendirdiğine ve neyle meşgul ettiğine baksın."
Düzce’nin gözündeki kıymeti ölçmek isteyen herkes bu şehre kattığı değere bir baksın.
Biz Selçuk Aslan Valimizi gördüğümüzde Anadolulu olduğunu hissettik. Yalnız sosyal medya anlamında bu sıcaklık yansıtılmıyor veya aktarılamıyor. Daha fazla halkla birebir temas kurmalı resmi protokol törenlerinden çıkmalı ve şehre ve halka daha fazla dokunmalı..
Görevi bitip gittiğinde arkasından halk ağlayarak göndersin. Düzce’de efsane olsun. Gittiği şehirlere veya makamlara insanlar gidip halını hatırını sorsun.
Cenazesinde binlerce insan helallik verip hayır dua ile ansın.
Yoksa bu Dünya bir handır.
Bu Düzce hanından çok valiler, belediye başkanları, kültür müdürleri ve millet vekiller geçip giderken bir iz bırakıp gidiniz.
Yoksa Düzce’den gelip geçen çoktur. Yolgeçen hânıdır burası.
Siz kalıcı olun.
Unutulmamak sizin elinizde..
Üstad Sezen Aksu ne demişti.
Doymadım doyamadım sevmelere seni ben
Kimseyi koyamadım yerine yeniden
Saymadım sayamadım sensiz geçen yılları
Ne inkar, ne itiraf bu yalnızca sitem.
Bizimkisi birazcık sitem..
Yazarlar
-
Fatih ÖZÜDOĞRUBİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ.. 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Düzceli Yusuf BeyCHP NASIL İKTİDAR OLUR? AK PARTİ NASIL KAYBEDER? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Muzaffer FıratKITLIK KAPIMIZDA.. 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tezcan SolmazDüzce'nin eğitimdeki şansı EMRULLAH AYDIN 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alparslan AKBAŞYERLİ VE MİLLİ SORUNLAR! 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
AvrupalıDİREKSİYONUN ARDINDA… 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
By GölgeEKREM İMAMOĞLU’NUN EMNİYETTEKİ İFADESİ DÜNYA BASININDA İLKE DEFA BURADA. 22.03.2025 Tüm Yazıları
-
Gökalp AtsızDüzce Dağı 8.07.2024 Tüm Yazıları
-
Fotolu YorumREFAH’TA ÇADIRLARA SIGINAN SAVUNMASIZ ÇOÇUKLAR BURADA BİZ VARIZ DİYE DUA EDİYOR. 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Kul Garip (Ekrem Gül)Fatih Sultan Ruhu Dirildi Bugün 30.05.2022 Tüm Yazıları
-
Özer AkbaşlıFındık üretimi yaparken neleri atlıyoruz? 18.04.2022 Tüm Yazıları
-
Av. Elvan KılıçOrman yangınlarının cezai boyutu 2.08.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Son Haber (duzcesonhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
15.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
7.07.2025
1.07.2025
29.06.2025
27.06.2025
17.06.2025
9.06.2025