WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05362004002

Fatih ÖZÜDOĞRU

Fatih ÖZÜDOĞRU
Fatih ÖZÜDOĞRU
Tüm Yazıları
İnsan unutur
5.04.2022

Evvel zaman içinde kalbur saman için de bir zamandan bahsedelim size.

Bir kralın on vahşi köpeği vardı. Hata yapan hizmetçilerini veya muhaliflerini bunların önüne yem olarak atardı.

Kral bir gün hizmetçilerden birinin hatasına rast geldi ve bundan hiç hoşlanmadı. Bu yüzden hizmetçinin köpeklere atılmasını emretti.

Hizmetçi, “Sana on yıl hizmet ettim ve sen bana bunu mu yapıyorsun? Lütfen beni o köpeklere atmadan önce bana on gün verin!” dedi. Kral bunu kabul etti.

Hizmetçi, köpeklere bakan bekçiye gitti ve ona önümüzdeki on gün boyunca köpeklere hizmet etmek istediğini söyledi. Muhafız şaşırdı ama kabul etti ve hizmetçi köpekleri beslemeye, onları temizlemeye, yıkamaya ve onlara her türlü rahatlığı sağlamaya başladı.

On gün dolduğunda kral, kölenin cezalandırılması için köpeklere atılmasını emretti. İçeri atıldığında, aç köpeklerin sadece hizmetçinin ayaklarını yaladığını görünce hepsi şaşırdı!

Gördükleri karşısında şaşkına dönen Kral hizmetçiye dönüp "Köpeklerime ne oldu?" diye sordu.

Bu soruyu ganimet bilen hizmetçi, "Köpeklere sadece on gün hizmet ettim, onlar da hizmetimi unutmadılar. Hâlbuki sana tam on yıl hizmet ettim ve sen bir hatamda her şeyi unuttun" der.

Günümüz dünyası vefa ve sadakat kavramlarını tartışır iken insanlar en çok hayvanlar ile dostluk kurmaya başlamaları dikkate şayan bir durumdur.

İnsan unutur. Aynı hataları defalarca yapar; çünkü unutur.

Minnet duymaz; çünkü geçmişte kim olduğunu unutur.

Paylaşmaz; çünkü paylaştığında mutlu olduğunu unutur.

Öfkelenir; çünkü öfkelendiğinde acı çektiğini unutur.

Arzularının pençesine düşer; çünkü arzuları asla tatmin edemediğini unutur.

Başkalarını zor duruma düşürür; çünkü başkalarını zor durumdan kurtardığında sevinçle dolduğunu unutur.

Endişelenir; çünkü geleceği kontrol edemeyeceğini unutur.

Pişmanlıklarla ve suçlulukla yaşar; çünkü geçmişi değiştiremeyeceğini unutur.

Tembellikle yaşar; çünkü en değerli deneyimlerin biz onları beklemezken geldiğini unutur.

Hazırlık yapar; çünkü olanın bizi daima hazırlıksız yakalayacağını unutur.

Hayaller kurar; çünkü olanın daima hayal ettiğimizden farklı olacağını unutur.

Başkalarının iyi işlerini kötüler; çünkü kendini yüceltmenin yolunun başkasının hatasına vurgu yapmak değil kendini geliştirmek olduğunu unutur.

Somurtur; çünkü gülümsemenin bulaşıcı bir iyilik olduğunu unutur.

Açgözlülük yapar; çünkü cesaretin en değerli yatırım olduğunu unutur.

Zamanını boş yere harcar; çünkü bu değerli hayatın kısacık olduğunu unutur.

Başarı elde etmek, alkış almak için kendini türlü acıların, türlü erdemsizliklerin kucağına atar; çünkü her şeyin geçici olduğunu unutur.

Suçlar; çünkü eylemlerin özgür olmadığını, koşullarca belirlendiğini unutur.

Böbürlenir; çünkü başarının kendi ürünü olmadığını unutur.

Kendisiyle konuşur; çünkü gerçeği duyabilmek için susması gerektiğini unutur.

Dinlemeyi unutur; çünkü anlaşılabilmenin tek yolunun anlamak olduğunu unutur.

Kısacası insan unutur.

Cem Şen hoca insanın kendisini unuttuğunu unutulduğunu hatırlatıyor bize.

Keşke unutmasa da insan diyemeyiz. Yoksa insan olmaz.

Bu kadar acı, keder, suistimalı ve yükü taşıyarak yaşayamaz insan.

Unutmak ta Adem Peygamberden beridir var.

“Doğrusu daha önce Âdem’den ahid almıştık da unuttu...” (Taha, 20/115) der yüce yaratıcımız.

Hz. Âdem’in tabiatı aynen Âdemoğullarında da yani bizde de vardır. Nisyanın en kötüsü, insanın kendini unutması, ne için yaratıldığını aklına getirmemesidir. Buna, gaflet denir. Cenab-ı Hak, bazı musibetlerle insanı gaflet uykusundan uyandırır. Onu, yaratılış gayesine yöneltir. Fakat pek çok insan yine unutur. Kur’an, bu hâli şöyle bildirir:

“İnsana zarar dokunduğunda gerek yatarken, gerek otururken, gerek ayakta iken bize dua eder durur. Fakat ondan zararı giderdiğimizde, daha önce o zarar için bize dua etmemiş gibi, geçer gider...” (Yunus, 10/12)

Bu güzel 11 ayın sultanına yakışır şekilde hatırlayalım.

Dünya savaşlar ile kavrulur iken yanı başımızda aç yatan komşumuzun çocuklarını  ve dilsiz dostlarımızı hatırlayalım.

Belki yaratıcımız bize insanlığımızı unutturmaz..

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Son Haber (duzcesonhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.