Bir arifin ifadesiyle” bu dünyada aile kişinin cennetidir.” Biz de buna ilaveten diyoruz ki: mecazi anlamda aile, ya cennet bahçelerinden bir bahçe, ya da cehennem çukurlarından bir çukurdur. Daha açık bir ifadeyle, dünya hayatında bir kişi için, uyumlu ve imanlı bir aile, mutluluğun; uyumsuz ve fasık (İlâhî emirlere itaatten ayrılan kişi) bir aile de mutsuzluğun ve huzursuzluğun baş kaynağıdır.

Bugünlerde herkes bir olayı konuşuyor. Kayınvalide damattan 3 aylık hamile.

Lut kavmi bile bizde olanları hayretle seyrediyor.

‘’Bunlar bize şapka çıkartır oldu.’’ diyorlardır cehennemden.

Bir televizyon programında ortaya çıkan damat ve kayınvalide arasında yaşanan yasak aşk skandalı, Türkiye'nin gündemine oturdu.

Skandal, engelli raporu bulunan Dilek Şahin'in eşi ve annesinin birlikte kaçtığı iddiasıyla programa başvurmasıyla ortaya çıktı..

21 yaşındaki damat, engelli raporu bulunan kız ile nişanlandıktan sonra kayınvalidesinin evine sık gitmeye başladığı ve samimiyeti ilerlettiği belirtiliyor.

Programa katılan kız, nişanlısı ile kayınvalidesini birlikte gördüğünü, ancak bu durumu babasına anlatması halinde hayatıyla tehdit edildiğini açıklıyor.

Yeni  dünürü kızın babasını aradığını ve uyardığını söylüyor. "Kızın babasını  vakti zamanında yani dünürümü arayıp, ‘Oğlum sapıktır, evinde yatırma’ demiştim." ifadelerini kullanmış.

Allah’ın hükmü açıktır.

Tertemiz hanımlar, tertemiz erkeklere lâyıktır. Tertemiz erkekler, tertemiz hanımlara lâyıktır. (Nur 26)

Erkek ile kadının diyanet dışındaki denk olma durumlarından bazıları; nesep(soy), zekâvet(çabuk anlama ve kavrama) zenginlik, kültür ve eğitimdir.

Tabi bunlar nikâh için kesin bir şart değildirler. Bu şartlar mükemmel bir yuvanın tesisi içindirler. Çünkü bütün huzursuzluklar bu tür dengesizlerden doğmaktadır. Mesela, zengin bir kadın, fakir olan kocasına tahammül etmekte zorlanır. Çok zeki olan bir erkek, zeki olmayan bir kadınla uyuşma sağlayamaz.. Soylu bir kadın, başka bir insanla uyum sağlayamaz vs...

Bir başka husus da şudur: Burada, İslam insanlara yol gösteriyor ve eş olarak, kendinize uygun olan, anlaşabileceğiniz ve size diyanet noktasında yakın olan birisini seçin diyor.

Çoğu insan, eş seçiminde genelde beden güzelliğini esas alır. Hâlbuki denklik durumunun her açıdan düşünülmesi gerekir. Ancak o zaman karı koca arasında uyum, huzur ve mutluluk olur.

Burada eli ayağı düzgün olan bir erkek ile engelli raporu bulunan bir bayanın  evliliğinde başlayan dengesizlik  erkek ve kadının sınırları aşması ile ortaya Lut kavmini aratmayacak görüntülerin çıkmasına sebep olmuş.

Zaman bir kere daha göstermiştir ki herkes sınırını bilmelidir.

Erkeğin kayın validesi kendisine mahrem olduğu için sınırı aşmamak lazım.

Birbiriyle evlenmeleri mümkün olan bir erkekle bir kadının, kimsenin göremeyeceği bir yerde iki ikiye baş başa kalmalarıdır halvettir. Bu yasaklanmıştır..

Bu kanka da olsa aynıdır, kaynana da olsa aynıdır,yaşlı da olsa aynıdır.

 Bir başka hadiste bu yasağın gerekçesi olarak "üçüncüleri şeytandır" buyurulmuştur.

Zaman ve asır bambaşka bir hal almış durumda!

İnsanlığı derin ve çıkmaz girdaplara sürüklemek isteyen şeytanlar aramızda kol geziyor.

Günlük olaylarda her gün bambaşka şeytani oyunlarla karşılaşıyoruz.

Daha üstü açılmadık neler duyacağız.

Allah bizi helak etmez ise..

 Lut kavmi: Kötü işler konusunda o kadar aşırı bir yola gitmişlerdi ki, iffetli bir şekilde yaşayarak kendilerine nasihatte bulunan kişileri istememekteydiler. Hz. Lut'u kovmak ile tehdit etmelerinin nedeni de Hz Lut'un kendilerine doğru olan yolu göstermesinden dolayı kaynaklanmaktadır.

 Bununla birlikte yol kesmek, cimrilik ve söz taşımak da Lut kavminin helak olmasının esas nedenlerini oluşturmaktadır. Bunun dışında Kur’an-ı Kerim’e göre de yasak sayılan aile içi ya da akraba arası ilişki, zorla olan cinsel ilişki veya fuhuş, “sapkınlık” şeklinde nitelendirilerek kavim içinde doğal bir duruma gelmiştir.

İslam dinini inancına göre milattan önce 1900 yıllarına dek varlığını sürdürmüş olan bir topluluk. Lut Kavmi, Vezüv adı verilen yanardağın gece vakti içerisinde ani bir şekilde püskürmesi ile birlikte yok olmuştur. Piroklastik akıntılar ise saatte 200 kilometre hız ile hareket etmektedir. Bu nedenden dolayı Lut kavmi uyku halinde iken bu gazın solunması nedeni ile uyanamadan kitlesel bir şekilde yok olmuştur.