WhatsApp Hattı
WhatsApp Haber İhbar Hattı

05362004002

Fotolu Yorum

Fotolu Yorum
Fotolu Yorum
Düzce'de olan bazı olaylar fotoğrafları ile yorumlanacak Tüm Yazıları
KİME GÖRE
22.02.2024

Bu nedenle, o olayı bir de ben hatırlatayım.

Yıl 1952’ydi. Aylardan Kasım... Olay 22 Kasım gecesi Malatya’da oldu. Vurulan gazeteci, o zamanki Vatan gazetesinin sahibi ve başyazarı Ahmet Emin Yalman’dı.

Hüseyin Üzmez  son zamanlarını bir iftiraya kurban edilerek hapiste geçirmiş bir gazeteci yazar. Emin Yalman Yalman’ın laikliğe aykırı hareketlere karşı takındığı tutuma en şiddetli tepkiler o dönemin ‘muhafazakar basın’ından geliyordu. Necip Fazıl Kısakürek’in Büyük Doğu Dergisi başta olmak üzere Yalman’ı hedef alan yayınlar yapıyorlardı.

Büyük Doğu, olaydan önce, bir günlük gazete hazırlığına girmiş ve yayınını bir süre için durdurmuştu. Ama ‘Büyük Cihat’ gibi dergiler aynı yöndeki yayınlara devam ediyorlardı.

Muhafazakar  basın’ın yayınlarında Yalman’ın, o zamanlar ‘Selanikli’ veya ‘dönme’ gibi sıfatlarla ifade edilen ‘Sebatayist’ gruplara mensup olduğu, dolayısıyla ‘Yahudilik’le ilişkisi bulunduğu -bazen ima yoluyla, bazen doğrudan doğruya- ileri sürülüyordu.

Ayrıca, onun ‘Mandacılık’ yaptığı, Ermeni yanlısı olduğu yazıyorlardı.

En önemlisi de gazetesinde ‘güzellik müsabakası düzenleyip Türk kızlarını teşhir ettiği’ gibi rivayetler ortaya atılıyordu.

Hatta seçilen Türkiye güzeline Türk bayraklı mayo giydirildiği için de vurulduğu söylenir.

Bayrağa yapılan bir hakaret dolayısı ile Emin Yalman’ı vurduğu söylenir.

Geçen günlerde bir gösteri yapılmıştı.

Fatih’te  yapılan 'Şehitlere rahmet, Filistin'e destek, İsrail'e lanet' yürüyüşüne katılan İsmail Aydemir, yürüyüş sonrası elinde Kelime-i Tevhid Bayrağı ile yürüdü.

Aydemir'e Galata Köprüsü üzerinde Üniversite öğrencisi Ege Akersoy yumrukla saldırdı.

Saldırı sonrası Aydemir'in yüzü kanlar içinde kalırken Ege Akersoy ise polis ekiplerince gözaltına alındı.

Ege Akersoy savcılıktaki ifadesinin ardından sevk edildiği Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklanarak cezaevine gönderildi. 17 gün hapis yattıktan sonra para cezası ile salıverildi.

Ege, savcılık ifadesinde Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği son sınıf öğrencisi olduğunu söyleyerek, “Benim babam emekli binbaşıdır ve ben de milliyetçi duygularla yetiştirildim. Geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan tarafından ülkemizin kurucu liderinin fotoğrafı mesele edilerek ülkemiz aleyhine uygulama yapılması, yaşanan terör saldırıları sonucunda 12 askerimizin şehit edilmesinden sonra ben de bir Türk vatandaşından Türk bayrağı taşımasını beklerken karşımdan gelen yeşil üzerine Arapça yazılı bayrak taşıyan kişiye, ‘sen Türk değil misin, hassas zamanlardayız’ dedim. Kendisi de bana ‘istediğimi taşırım’ dedi. Aramızda bir itişme oldu. Kendisi yanıma gelince bende kendimi korumak amacıyla yumruk attım. Sözlü olarak uyarmam gerekirdi. Olay nedeniyle pişmanım. Ben herhangi bir ulusa yönelik aşağılayıcı bir söz söylemedim. Sadece Türk vatandaşı olduğunu tahmin ettiğim kişiyi uyarmak istedim. Olaydan sonra etraftan tanımadığım bir kişi de bana vurdu. Bana vuran kişiden de şikayetçiyim" demişti.

Şimdi sadede geleceğim.

Suudi Arabistan prensi Selman bende Arabistan’ın Atatürk’ü olacağım derken  bizden 100 yıl geride yaşadıklarını kabul ederek bir açılımlar yaparak ülkesini geleceğe taşımaya çalışıyor.

Fotoğraftaki bayan Suudi Arabistan’ın Dünya güzellik yarışmasına katılan Arabistan güzeli.

Kelime-i Tevhit olan Suudi Arabistan bayrağı. Altında da kılıç var.

Biz bayraklara çok anlam yükleriz.

Bayrak için vurur vurulur ölürüz.

Ama bir kelimeyi tevhit bayrağı için birisi dövülür biriside sarılır övünür.

Buradan bir anlam çıkarır isek hilafet bayrağı bir güzellik yarışmasına giren sözde şeriat ile yönetilen kutsal mekanların bulunduğu bir ülkenin güzellik kraliçesinin elbisesi veya poz verdiği resim olabilir.

Bu bayan Türkiye’de olsa can güvenliği dahi olmaz..

Ama kadınların araç süremediği ,başı açık gezemediği bir ülkede bu bayrak ile poz verebiliyor..

Bizim arap sevici olmaktan vaz geçmemiz lazım.

Bu günlerde İngiltere Suudi Arabistan’dan halife çıkararak hilafeti ilan etme planları varmış.

Yani Dünya tam bir ilizyon sahası ve çölde su görme göz yanılması yaşananlar..

Ama gerçekler var.

Güneş batıdan doğacak denirken doğudan batması bu olsa gerek..

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Son Haber (duzcesonhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.