100 Bin TL kredi kartı bulunandan vergi alınması kimin aklına geldiyse dünyada elleri dert görmesin, iki yakası bir araya gelsin, hayır kapılarına kilit vurulsun diye dua etmek yerine Allah devlete zeval vermesin deyip devam edeceğiz.

Devlet israf içerisinde yüzerken millet ağır vergiler altında inim inim inlerken kurt kışı geçirir ama bunu unutmaz bilesiniz.

Geçen yazımda İbni Haldun’dan bahsettim. Yine İbni Haldun’dan alıntı yapacağım.600 sene evveline gideceğim.

İş yerinde kiracı olan kimse işyeri sahibinin kirasını öder. Kredi kartı ile alış verişe yaparken artık milletin ağzında abi fiyatlarımıza KDV hariçtir kelimesini çok duyuyoruz.

Yani bir ayakkabı aldığında 1000TL abi kart çekeceğimizde kasanın arkasında bir  A4 kağıdına yazılı fiyatlarımıza KDV dahil değildir yazısını gösteriyorlar sanki.

İbn-i Haldun, düşük miktarlı ve tahsil edilebilir vergi sistemi ile adaletli, basit ve tarafsız vergiyi savunmaktadır. Vergi konuları üzerine düşük oranlı vergilerin yüklenmesi, çalışma ve bir şeyler üretme arzusunu geliştirerek vergi mükelleflerinin mali anlamda tatmininin artmasına yol açacaktır.

Vergi gelirlerinin devletin fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için oldukça önemli olduğunu vurgulayan İbn-i Haldun’ un vergiye bakış açısı eserindeki şu ifadelerden de net bir şekilde görülmektedir: “… vergileri bütün mükellefler arasında dürüst, adil ve hakkaniyetli bir şekilde dağıt ve genelleştir. Ne üst tabakadaki soyluluk veya büyük zenginliklerden, ne de kendi görevlilerinden, saray adamlarından ya da onların izleyicilerinden olması dolayısıyla hiç kimseyi bundan muaf tutma ve hiç kimseye zorla, ödeme kapasitesinin üstünde bir vergi yükü yükleme…” Kamu harcamalarının finansmanı için ihtiyaç duyulan yüksek vergi tahsilatı ancak vergi oranlarının düşük tutulmasıyla mümkün olabilecek, bunun aksine uygulanan vergi politikaları ise üretim ve yatırım yapma isteğini azaltarak ekonomiyi krize sürükleyecektir.

Tüm Türkiye devletten çalarak para kazanıyor ise bu vergilerin adil olmayışından.

Vergiler herkes için ödenebilir olmalı.

Tezek veya odun alırsanız % 18 KDV ödeyeceksiniz, pırlanta alırsanız % 0 KDV ödeyeceksiniz. Bir başka anlatımla pırlanta alımlarınıza KDV yok... Pırlanta, elmas, yakut ve benzeri değerli taşların KDV'si, dünyanın bütün ülkelerinde özellikle (Türkiye hariç) Avrupa devletlerinde en yüksek vergi tarifesine tabidir. Fakat inşaat yapmak için taş satın alın vergisi var.

Bankada 1 milyondan fazla insanın 1 milyondan fazla parası var ama vergi yok.

Yani geniş halk kitlelerine vergiyi  kitlemeye devam.

Buna da tutnak bulalım savunma sanayi.

Bırakın vatandaş silah alsın o zaman.Bir tüfek almanın maliyeti 20bin lira. Vergileri. Tabanca alsan daha fazla.

Millet silahlanmadıkça devlet silahlansa ne olur.

İsrail’de dikkat ederseniz insanlar ellerinde herkes silahla dolanıyor.

Tamam devlete canımız kurban.

Ama hükümet bir baksa tasarruf edilecek o kadar yer var ki?

Millet inim inim inlerken esnafa, fabrikatöre, iş adamına resmen çökülür oldu.

Bu şekilde vergi olmaz.

Yok olur diyorlar ise seçimde de oy olmaz.

Bugün seçim olsa bu hükümet seçimi kesinlikle alamaz…

Devlet adına hükümet milleti vergi adı altında haraca bağlamamalı..

NOT:Bir yazımızda memurlar rüşvet yiyor, hediye alıyor dedik. Bazı memurlar üzerine alınmış. Özellikle trafik polisi arkadaşlarımız, denetmen dostlarımız, birde bir doktor kardeşimiz çok alınmışlar.

Bu yazıdaki memurlar kelimesini için özür diliyorum. Şerefsizler, adiler devlet adına millete hizmet ederken rüşvet alıyorlar demem gerekiyordu. Düzeltir özür dilerim..